Gebelik ve Hipofiz Hastalıkları
Gebelik sırasında görülen fizyolojik hormonal değişiklikler ve kontrast içeren ya da radyasyon maruziyeti nedeniyle görünteleme yöntemlerinin kullanılamaması, gebelerdeki hipofiz hastalıklarının tanı ve takibinde zorluklara neden olmaktadır. Üreme çağındaki kadınlarda görülen hipofiz adenomlarının çoğu hormon sekrete etmezler (Nonfonksiyone Adenom).
Nonfonksiyone adenomu olan gebelerde, bu adenomun hipofiz bezinde hormon bozukluğuna neden olup olmadığının ve adenomun büyüklüğüne bağlı olarak gelişebilecek görme kaybı, baş ağrısı gibi nörolojik bozuklukların varlığının gebelik başında ve sürecinde değerlendirilmesi önemlidir. Adenom büyüklüğü 1 cm’in altında olan adenomlara mikroadenom, 1 cm ve üzerindeki adenomlara ise makroadenom denir.
Hipofiz fonksiyonlarında gelişebilecek bozukluk kişinin gebe kalmasına engel olabileceği gibi gebe kalabilse bile gebelik sürecinde hem annede de hem de fetüste birtakım risklerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Prolaktinoma, Akromegali ve Cushing hastalıklarının tanılarını gebelik sürecinde koymak gebelik sırasındaki oluşan fizyolojik hormonal değişiklikler nedeni ile zordur.
Gebelik öncesinde hipofiz adenomu olduğu bilinen hastaların gebelik istemi olması durumunda multidisipliner ekip tarafından değerlendirilmesi ve takip edilmesi gerekir. Mümkünse hastanın gebelik öncesi tedavisi bittikten sonra gebe kalması önerilir. Hastaya gebelik sırasında oluşabilecek riskler anlatılır.
Mikroprolaktinomalı hastalar gebe kalınca kullandıkları dopamin agonisti ilaç kesilir ve ilaçsız gebelik boyunca takip edilebilir. Ancak makroprolaktinoması olan hastalarda ilaca genellikle gebelik boyunca devam edilmesi gerekir. Prolaktinoması olan gebeler tüm gebelik süreci boyunca gelişebilecek nörolojik bulgular açısından takip edilmelidir.